Doğru Hizmet Anlayışıyla Fethi Yaşar
“Doğru dürüst hizmet” sloganıyla ilerleyerek Yenimahalle’ye farklı bir soluk kazandıran, birçok yeni kuruluş açarak büyük işlere imza atan, halkın sesini dinleyerek onların istekleri doğrultusunda ilerleyen Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar ile çok güzel bir röportaj gerçekleştirdik. Kendisinden birçok konu hakkında siz MAG okurları için bilgi aldık.
Bize kendinizden bahseder misiniz?
1949 Afyon, Sandıklı doğumluyum. 1963’te kardeşimler birlikte liseyi okumak için Ankara Yenimahalle’ye geldik. Liseden sonra 1965’te ticarete başladık. Aygaz ve Arçelik bayiliği aldık. Daha sonra 60’lı yılların sonunda 70’li yılların başında döşemelik kumaş ve perde satış merkezi kurduk. Sonra turizm işine girdik Antalya’da otellerimiz var. Döşemlik kumaş satış merkezinin Bursa’da fabrikasını kurduk. Siyasete 1965’te Yenimahalle Gençlik Kolları’nda başladım. 1968’te Gençlik Kolları Başkanı, 1971’de İlçe Sekreteri oldum 1979’a kadar bu görevim sürdü. Daha sonra bu görevden kendi isteğimle ayrıldım. Sonra SODEP’in Kurucu Başkanlığını yaptım. DYP, CHP döneminde Kurultay Delegesiydim. CHP’nin yeniden açılmasıyla da İlçe Başkanlığı görevini üstlendim. Geçen beş yılda Yenimahalle ve Büyükşehir’in Belediye Temsilcisi olarak görev yaptım. Bu dönemde de partim Belediye Başkanı olarak beni aday gösterdi, başkan oldum ve görevime başladım.
Bu süreci ve yaptıklarınızı bizimle paylaşabilir misiniz?
Belediye başkanlığı o dönemde benim ve ailemin sıcak bakmadığı bir olaydı. Örgütün baskısıyla ve o günkü Genel Sekreterimizin “görev veriyoruz sana” demesi üzerine bende bu görevi kabul ettim. Biliyorsunuz benden önceki dönemde Belediye Başkanlığı AKP’deydi. Bir önceki seçimde yetmiş dört bin oyla kaybettiğimiz ve son seçimde (benim olduğum dönemde) yüz elli iki bin oyla geri aldığımız Yenimahalle Belediye Başkanlığı önemli bir başarı. Yenimahalle’de benim gibi düşünen ya da düşünmeyen, benim şahsıma oy veren insanları biliyorum. Bunun için de gece gündüz demeden o insanları, verdiği oylardan dolayı pişman etmemek adına elimden gelen çalışmayı yapıyorum. Elimdeki kaynakları doğru kullanmaya çalışıyorum. Artık Yenimahalle fark edilmeye başladı. Bütün bölgelerde vatandaşımız memnun, sadece bir bölgeye hizmet gitmiyor bütün bölgeye hizmet sağlıyoruz. Üç sene sonra da farklı ve yepyeni bir Yenimahalle’yi gezme ve görme fırsatı bulacağız.
Yenimahalle’de sizinle birlikte neler değişti?
İlk olarak herkesi vatandaşları eşit görme devri başladı. Herkese eşit yurttaş gözüyle bakıyoruz ve herkese aynı hizmeti aynı oranda vermeye çalışıyoruz. Sosyal projeler başladı, Türkiye’de öncülük eden projeler bunlar. Bunların başında “Yeni Kart” geliyor. Çok önemli bir proje, Yeni Kart sosyal devlette yardımın ve yardımlaşmanın nasıl olacağını insan onurunu ve haysiyetini kurtararak gösteren bir proje. Her iki ayda bir iki yüz lira bu kartların hesabına yatıyor. Bu kartları hiçbir tapulu malı olmayan, hiçbir kurumdan maaş almayan vatandaşlarımıza yardımcı olmak amacıyla veriyoruz. Türk geleneğinde yardımın reklamı olmaz, yardım göstere göstere verilmez, insanın onuru haysiyeti dikkate alınmalıdır. Benim çocukluğumda da bu böyleydi şimdi biz bunu gerçekleştirdik. Yeni Kart bir banka kartı bu kart ile bütün bankacılık işlemleri yapabilir. Yenimahalle’deki beş yüze yakın firmada bu kartı kullandığında yüzde on, yüzde on beş gibi çeşitli indirimlerden yararlanabiliyor. Tüm vatandaşımıza bu karttan verdik şimdilik yetmiş bin kişi kullanıyor ama bunlardan iki bini yardımdan yararlanıyor. Ve bununla birlikte Yenimahalle’de ticaretin Yanimahalle’den yapılmasını istiyoruz. Vatandaşımıza yatırdığımız parayla istediği şeyi alma özgürlüğünü veriyoruz. Bu devletin resmi hesabı, alan belli veren belli kaçak yok.
Peki bunu nasıl sağlıyorsunuz?
Belediyenin resmi bütçesinden ayırdığımız bir bölüm var buradan paralar o kartların hesabına aktarılıyor. Ayrıca vatandaşlarımızın yardım amacıyla yatırdıkları paralar da bir havuzda toplanıp bu hesaplara aktarılıyor. Ne başka bir personel için para harcanıyor ne de başka işler için masraf ediliyor tamamı gerçek yardıma muhtaç olanlara gidiyor. Durumu düzeldiğinde, iş bulduğunda o düşüyor onun yerine bir başkası geçiyor.
Peki, yaptığınız projelerden bahseder misiniz?
Kan Bankası kurduk. Yenimahalle çalışanlarından dışarıda ki hemşerilerimizden aldığımız kan bağışları ile kendi Kan Bankası datamızı oluşturduk. Her gün beş altı vatandaşımızın kan ihtiyacını karşılıyoruz. Şu ana kadar beş binin üzerinde kan ünitemiz bulunuyor, bunu on beş binlere çıkarmayı ümit ediyoruz. Bunun yanında Ankara Barosu’yla birlikte Hukuk Bürosu kurduk. Dayak yiyen, çeşitli sıkıntıları olan, avukata gidecek parası olmayan vatandaşlarımıza yardım yapıyoruz.
Onun dışında okullarımıza sahip çıktık. Yenimahalle’deki okullarda hedef seçtik. Özel okullarda hangi imkanlar sunuluyorsa devlet okullarında da aynı imkanı sağladık. Yenimahalle’deki iki yüz kırk altı okulda da bu imkanı sağlamaya çalışıyoruz. Konferans salonuyla, spor salonuyla, boyasıyla, çatı mantolamasıyla kısacası her türlü durumla ilgileniyoruz. Bizim amacımız fakir aile çocuğuyla zengin aile çocuğunu aynı şartlarda okutmak.
Sağlık konusunda da vatandaşlarımızı yalnız bırakmadık ve Yenimahalle’ye on bir tane Sağlık Ocağı yaptık ve İl Sağlık Müdürlüğüne teslim ettik. Burada vatandaşlarımıza en yakın sağlık hizmetini sağlamaya çalıştık. Ayrıca Karşıyaka’da Gazi Üniversitesi’yle birlikte Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi kurduk geçen senenin Mart ayında hizmeti açıldı. Şimdi yine Gazi Üniversitesi’yle birlikte bir hastane yaptık ve yanına bir sağlık ocağı kuruduk, oradaki vatandaşlarımız da acil ihtiyaçlarını karşılayabiliyorlar.
Bunların dışında kırk iki tane park yaptık. Üç yüz otuz bin metre kare yeşil alan kazandırdık. Yüz yirmi bin metre kare tretuvar döşedik, elli bin metre kare kaldırım yaptık, bir milyon metre kare yeni yol açtık ve iddia ediyorum Türkiye’nin en güçlü makine parkına sahip belediyelerinden birisi haline getirerek yüz elliye yakın aracı belediyeye kazandırdık.
Bu seneki projeleriniz neler?
Huzur evlerine yönelik hizmetler sağlamaya başladık. Yaşlılarımıza yaşam sevinci verecek Yaşlı Yaşam Merkezi’ni kuruyoruz, bu sene de orayı hizmete açacağız. Buradan yüz seksen yaşlımız yaralanacak. Yaşlı Yaşam Merkezi sağlık hizmeti, eğitim, hobi, spor, yeme içme yatma, sosyal aktiviteler bulunan bir yapı olacak.
Zihinsel engeliler içinde bir merkez kuruyoruz.
Batıkent’e on bir bin metre kare büyüklüğünde bir kültür ve ticaret merkezi kuruyoruz. İçerisinde sinema salonları, tiyatro salonu, konferans salonu, belediyenin tüm birimleri, demokratik derneklerin odaları, kadın erkek hamamı ve saunası olan bir merkezi hizmete açıyoruz.
Bu sene önemli projelerimiz var. Bu projeleri de bir bir hayata geçiriyoruz, bunlardan bir tanesi Onkoloji Hastanesi’nin karşısına yüz on yataklı bir misafirhane yaptırıyoruz. Artık hasta yakınları dışarıda banklarda ve kaldırımlarda yatmayacaklar yeni yapacağımız misafirhanede dinlenecekler. Onun dışında çeşitli bölgelerde çeşitli kültür merkezlerini hayata geçireceğiz. Modern pazar yerleri kurduk bunlara yenileri de eklenecek.
Biz ülkemizi seviyoruz, insanımızı seviyoruz, ömrüm boyunca Cumhuriyetin temel ilkelerine, Mustafa Kemal’in kurduğu Cumhuriyet’e sadık kalarak ülkede yaşaması için hizmet ettim, aile olarak hizmet ettik.
Belediye Başkanlığı hayatınıza ne gibi değişiklikler getirdi?
Yaşantımda Belediye Başkanlığının hiçbir değişiklik getirmesi söz konusu değildir. Ben bir köy çocuğuyum, Anadolu çocuğuyum, tüccar bir babanın oğluydum, ama bugün geldiğim yeri de biliyorum. İnsanları iki şey rezilde eder vezirde, birisi “para” diğeri “koltuk”. Koltuğa geçen geçmişini unutur, arkadaşlarını unutur. Ben başım dik geldim buralara, bugünkü dostlarımla beraber dönemim bittiğinde halkımın sevgisi içerisinde görevimi tamamlayabilirsem bu benim ve ailem için büyük bir onur olacak. Bu onuru halkımdan almak için gece gündüz demeden halkla iç içe çalışıyoruz. Memnuniyetleri görüyorum eleştirilerde oluyor ama büyük bir heyecan içinde halkıma hizmet etmeye çalışıyorum.
Gelecek dönemde aday olmayı düşünüyor musunuz?
Şartlar oraya getirirse belki olabilir ama aklımda olmayan bir anda Belediye Başkanı oldum. Bunu şartlar getirdi. Daha üç senem var. Üç sene uzun bir zaman. Görevim bittiğinde partim belki daha iyi bir aday bulur, yerime o gelir. Şartlar ne gösterir şimdiden bilemiyorum. Artı benim sağlığım ne olacak ailemle olan ilişkilerim ne olacak. Partim görev verdi, görevi mi yaptım. Üç sene sonra partim ve Yenimahalle halkı devam et derse sağlığımda yerinde olursa devam ederim. Ama devam etsem de etmesem de Yenimahalle Belediye Başkalığı gibi bir onuru halkın bana vermesinden gurur duyuyorum.
Yenimahalle Türkiye’nin en büyük ilçelerinden biri…
Tabii en büyük on dördüncü ilçesi.
Peki, bunun zorlukları nelerdir sizin için?
Tabii alan geniş. Yenimahalle’ye yaptığımı Çayyolu görmüyor, Çayyolu’na yaptığımı Batıkent görmüyor, Batıkent’e yaptığımı Yenimahalle görmüyor. Ama ben, her yere gidiyorum en ufak sokaklara dahi gidiyorum. Halkın teveccühü, gittiğim yerlerde gördüğüm ilgi beni daha da onurlandırıyor. Gece bile aklıma bir proje geliyor kalkıyorum not alıyorum hemen. Ben bir iş adamıyım bir esnaf, memur, emekli belediyeden ne ister ona göre düşünerek onları gerçekleştirmeye çalışıyorum.
Esnaf ve halk ziyaretleriniz oldukça çok, sürekli dışarıdasınız…
Esnaf ziyaretleri, muhtar ziyaretlerini seviyorum burada sıkılıyorum. Sokağa çıktığımda daha rahatım. Onlarla dışarıda sürekli normal yaşantımda olduğu gibi sohbet etmeye çalışıyorum. Benim kahve kültürüm vardır. Kahveye gider oyun oynarım. Meyhaneye giderim bir duble içerim. Camiye giderim Cuma namazımı kılarım kendime göre ibadetimi gerçekleştiririm. Bu yaşantım bugünde devam ediyor.
Kültürel etkinliklerinizden bahseder misiniz?
Kültürel etkinliklere önem veriyoruz, tiyatro gruplarıyla anlaşmalar gerçekleştiriyoruz. Ayrıca Türk Sanat Müziği’ni severim ve kendimde sürekli dinlerim. Onun dışında eşimle birlikte çeşitli kültürel etkinliklere katılıyoruz.
Cumhuriyetin ilk kuruluşunda Mustafa Kemal Ankara’yı Başkent yaptığında bugünkü bir müteahhidin normal bir bütçesi kadar Türkiye’nin bütçesi yoktu. Türkiye’nin o zamanki bütçesi karasabandan üretilen ekinden aldığı vergiydi. O gün o parayla Mustafa Kemal Opera’yı, Küçük Tiyatro’yu, 19 Mayıs Stadyumu’nu kurmuş. O günkü şartlarla spora, sanata çok önemli değerler vermiş. Ondan sonra Ankara’ya gelen yöneticiler, sanata çok fazla önem vermemiş. Bu dönemde sanata ve sanatçıya önem vermemiz gerekir.
Belediye başkanı olmanın olumlu ya da olumsuz olan yanları nelerdir?
Olumlu yanı, tanıdığım tanımadığım herkes “Başkanım hoş geldin” diyor. Gerçi Yenimahalle sınırları içerisinde pek tanımadığım kimse yok. İşsizlik biraz üzüyor, bir de aileme eskisi kadar zaman ayıramıyorum, torunlarımı bile pek fazla göremiyorum.
Son olarak MAG okurları için neler söylemek istersiniz?
Bu dergilerin yaşaması için Ankara’daki iş adamlarına demokratik toplum kuruluşlarına kentin güzelliklerini, sosyal yaşamlarını başka bölgelere duyurmaları için MAG gibi dergilere sahip çıkmalarını ve böyle dergiler yaşatmalarını öneriyorum. Bursa’da bu tarz birçok dergi var. Ankara’da sizin gibi kaç tane dergi var bilmiyorum MAG dışında hiç duymadım.