31. Uluslararası Boat Show
2012 yılında Miami Boat Show dışında başka bir fuara katılamayınca 31. Uluslararası İstanbul Boat Show’a gitmek şart oldu. Her ne kadar yeni tekneleri denizlerde görme şansına sahip olsak da fuar ortamının keyfi, tekneleri gezen ya da pazarlığını yapan öğrencilerimizle sohbet şansı, firmalardaki tanıdık yüzleri bir arada görme fikri bizi fazlasıyla fuarlara katılmaya yönlendiriyor. Biz de 29 Eylül – 7 Ekim tarihleri arasında American Express ana sponsorluğunda Marinturk İstanbul Cityport’ta gerçekleştirilmiş olan bu fuara gittik, gördük, sizler için birçok tekneyi inceledik.
Öğrendiğimize göre, küresel ekonomik krize rağmen, fuarın ilk yedi gününün sonunda 140 tekne siparişi verilmiş. Farklı ülkelerden birçok alıcı sipariş görüşmeleri yapmış ve 12 milyon avroluk Princess, Suudi Arabistanlı bir petrol şeyhi tarafından satın alınmış.
Bavaria, Beneteau, Janneau, Elan, Hanse, Leopard, Dufour, Fountaine Pajot, Hallberg-Rassy, Moody, Azuree, CNB Bordeaux, M.A.T. X-Yachts, Delphia, Egeyat gibi büyük firmalar yelkenli teknelerini sergilerken; Rinker, Stingrey, Bayliner, Sanlorenzo, Absolute, Cranchi, Sunseeker, Fairline, Carver, Mazu, Angel, Cobra, Merlin, Riva, Azimut, Numarine, Princess ve Greenline gibi yerli ve yabancı tekne üreticileri de pontonlarda yerlerini almıştı.
Bavaria Vision 46, Absolute 70, Carver 38, Mazu 58, Merlin 100, Nomos Denizcilik Aquatheraphy, Hallberg Rassy 54, Azimut 48, Leopard 44, Sunseeker 28, Moody 62, Helia 44 gibi bazı marka ve modeller ilk defa Türkiye’de sergilenirken diğer modellerden daha fazla ilgi çektiği de gerçekti.
Sizlere “bu marka şu tekneleri, şu marka bu modelleri getirmişti” şeklinde bir yazı yazmaktansa ilgimizi çeken, sizler için gezdiğim bir kaç tekneyi anlatmak istiyorum.
Greenline
Yelkenci ruhumuza diğer motor yatlara göre daha fazla hitap eden KA-Karin’in temsilciliğini yaptığı Greenline ile başlamak istiyorum. Tüm artılarını koyun bir tarafa, bu teknenin en büyük ve önemli özelliği hybrid olması! Dünyayı bu kadar tüketmekteyken çevre duyarlılığı, temiz enerji ve geri dönüşüm bizler için bu kadar önemliyken, Greenline firmasının sektörde çığır açtığı da bir gerçek. Bu bağlamda KA-Marin’e de bu tekneleri ülkemize getirdiği için teşekkür etmek gerekir.
Greenline, Seaway Group tarafından üretilmektedir. Seaway Group ise dünyanın en büyük karbon bazlı yelkenli tekne üreticisidir. Greenline’in tasarımı ise Beneteau, Jeanneau, Bavaria gibi yakından tanıdığımız markaların da zaman zaman tasarımlarını gerçekleştirmiş J&J DESIGN’a aittir. 2009 yılında dünya lansmanı yapılan Greenline Hybrid & Hybrid Ready Trawler tekneler 2 yıl içerisinde 250 alıcıya ulaşarak dünyanın en çok satılan teknesi unvanına da sahip olmuş.
Özelliklerine gelince;
- Elektrik motoru ile yakıtsız ve sessiz bir şekilde 6 deniz mili hız yapar. Kabaca 5 saat veya 20 mil civarı seyir menziline sahiptir. Deneme seyrine çıkmadık ama gezerken motorun çalıştığını fark etmedik!
- Yalpalanmayı engelleyici 2 adet stabilizatör salmaya sahip.
- Kıyı elektriğine bağlanmadan uzun süre alargada kalınabilir.
- Jeneratör gerektirmez; elektrik pili 10 saat süreyle tüm elektrik ihtiyacını karşılar.
- Arka yüzme platformu, uzaktan kumanda ile indirilip kaldırılabilir.
Greenline 33 ve 40’ı, amatör denizciliğe yeni başlayanlar ve keyfine düşkün ama yelkeni zor bulanlar için çok uygun olduğunu düşünüyorum. Koskoca salonda bir de kocaman buzdolabı (270 lt. ankastre) oldukça etkileyici geldi. Baş kabinde basitçe birleştirerek “king size”a ulaşabilen iki yatak ve oldukça ferah ikinci bir kabine sahip.
Fifty Eight
İlgimi çeken bir diğer motor yat ise Mazu Yachts’in ilk teknesi olan Fifty Eight idi. Firmanın Ankara kökenli olması da gezmemiz için bir başka sebep oldu. Teknenin iç ve dış tasarımı Halit Yukay’a ait. Kişiye özel tekneler üretmek ve geniş yaşam alanları sağlamak belli ki temel prensipleri arasında. Falcon teknesi daha proje aşamasındayken alıcısını bulmuş. İç ve dış alanın “bir” görüntüsü ekstra bir ferahlık sağlamış. Sanırım bunun en önemli sebebi, salona tamamen katlanan kapılardan giriyor olmamız. Kontrol merkezi, rejisör sandalyesi ile tam ortaya yerleştirilmiş. İskele taraftan aşağıya indiğinizde karşınıza bir galeri katı çıkıyor. Sola mutfak, sağ tarafa ise oturma grubu yerleştirilmiş. Yalnız buradaki farklılık, tavanın üç metre yükseklikte olması! Baş üstüne geçtiğimizde karşımıza çıkan dev güverte alanı oldukça etkileyici. Teknenin kaptanıyla yaptığımız görüşmede şezlongdan tutun armuda kadar her türlü oturma grubunu rahatlıkla yerleştirebileceğimizi öğreniyoruz. Altın sarısı gövdesi, her seyirde birçok meraklı gözü üzerine çekecek, o kesin!
Power Cat
Mayıs 2011’den bu yana Solo Denizcilik’in temsil ettiği Leopard katamaranları Robertson & Caine firması tarafından Cape Town’da üretiliyor. Yelkenli katamaranların dışında Power Cat diye de anılan ve sadece motorla yol alan bir seri de üretmektedirler. Power Cat’lerin en büyük özelliği genişliğiyle sunduğu konforun yanında sağladığı yakıt tasarrufu olmalı. Modellerine baktığımızda 39, 39 PC, 44, 47 PC, 48 ve en yeni modeli 58’i görüyoruz.
Leopard
Sadece iç hacmi değil, performans ve ona göre tasarlanmış bir dış görünüm arıyorsanız kesinlikle Leopard serisini görmeniz gerekir. Konfor ve kullanım kolaylığının sizi etkilememesi mümkün değil. Son yıllarda Ankara Deniz Kulübü olarak, bizim de yurt dışı seyirlerimizde seçimimiz hep Leopard serisi oldu. Bir anlamda “damdan düşeniz!”
Robertson & Caine, üretiminin büyük bir bölümünü charter (kiralama) firmalarına yapmakta ve aldığı geri dönüşlerle de tasarımlarını şekillendirmektedir. Teknelerde hemen her şeyin ulaşılabilir olması ve kullanım kolaylığı bu deneyimler sonucu ortaya çıkmış.
Helia 44
Katamaranlardan bahsederken Tur Marin tarafında fuara getirilen 1 numaralı üretim teknesi Fountaine Pajot’nun Helia 44’üne de değinelim. Helia 44 dünya prömiyerini Cannes Boat Show’da gerçekleştirdikten sonra Türkiye’ye getirilmiş. Dış mekanları iç mekanlara göre çok daha büyük olan bu tekne adeta bir yüzen ada. Aldığımız bilgilere göre etkileyici bir seyir performansına sahip olan bu tekne önümüzdeki sezon charter teknesi olarak karşımıza çıkacakmış. Kısmet olursa seyir bilgilerine kiralayarak ulaşabiliriz!
Türkler Büyük Tekneleri Tercih Ediyor
Turksail platformunda okuduğumuz bir haberle devam etmek istiyorum. Başlık “Hanse CFO’su Goebel “Türkler büyükleri seviyor”” şeklindeydi. Türkiye Temsilcisi Trio Deniz’in fuar alanındaki VIP Dock’unda Hanse 385, 415, 445, 495 ve Moody 62DS modelleri ile yeni sezona hızlı bir giriş yaptıklarını ifade eden Goebel, “Akdeniz ve Türk insanı kuzeyli (Nordik) tipi küçük tekneler yerine büyükleri tercih ediyor ve performanstan çok konfor arıyor. Dolayısıyla en büyük ilgiyi de bu yüzden fuara getirdiğimiz Moody 62DS gördü” dedi ve şöyle devam etti: “Kışın düzenlenecek fuara bu yüzden yeni modelimiz Hanse 575’i getirecek ve yeni teknenin lansmanını İstanbul’da yapacağız.”
Hallberg Rassy 54 ve Mira
Son olarak yine büyük bir tekneden bahsetmek istiyorum: Hallberg Rassy 54. Denizlerimizde genellikle yabancıllar tarafından kullanılan ve 40 ft. civarı tercih edilen bu kuzey teknesinin 54 ft. boyunu gezmek keyif vericiydi. Aslında Hallberg Rassy, gezinti teknesinin çok ötesinde “yüzen bir yaşam yeri” sunuyor bizlere. Fuarda sergilenen Mira teknesi de yüzen ev kıvamındaydı. Sahibinin dünya turu hedefi için seçtiğini düşündüğümüz bu tekne her türlü konfora sahipti. Çamaşır, bulaşık, kahve manikalarından tutun, kumanda ile yükseklik ayarı yapılabilen “king size” bir yatağa da sahip. Güverte üzerine çok fazla su gelmesi durumunda yüzen hafif toplar ile otomatik olarak kapanan havalandırma delikleri oldukça ilginç geldi. Suyun akıp gitmesi ile toplar havalandırmayı tekrardan açıyorlar.
Meraklıları için keyifli bir seyir sunan İstanbul Boat Show kapilarini 7 Ekim günü kapattı.
Bir sonraki fuar yazım heyecanla beklediğim Dusseldorf Boat Show olacak inşallah! İki yıl evvel gezme şansına sahip olduğumuz bu fuar dünyanın en büyüklerinden biri. Sadece tekne değil su ile ilgili her türlü aracın sergilendiği, malzeme satışının da yapıldığı bu fuar Ocak ayında gerçekleşecek. Tekne almaya niyetiniz varsa bu fuarı es geçmeyin, mutlaka ufkunuz açılacaktır!