Olapea Zeytinyağının Kalitesi Nasıl Anlaşılır?
Kaz Dağları’nın verimli topraklarında doğal yollarla yetiştirilen zeytinleri soğuk sıkım yöntemiyle işleyen Olapea’nın kurucusu Cansu Cebeci, zeytin ve zeytinyağının faydalarını da anlatarak, ürün seçerken ambalajlarda dikkat edilmesi gereken noktaları MAG Okurlarıyla paylaşıyor.
Olapea hakkında bilgi vererek başlar mısınız? Nerede, ne zaman kuruldu; ürün yelpazesinde neler bulunuyor? Markanıza bu ismi seçmenizin sebebi nedir?
Olapea; ölümsüzlük, zamansızlık ve sonsuz yaşam. Zeytin ağaçlarının dayanıklılığı ve uzun ömürlülüğünden ilham alınarak doğanın zamansız güzelliğini temsil eden bir isim. Olapea, kökleri Balıkesir’e dayanan bir aile markasıdır. Balıkesir’in bereketli topraklarında zeytincilik, nesilden nesle aktarılan bir tutku ve yaşam biçimidir. Ben ve ailem, Kaz Dağları kökenliyiz; bu nedenle Olapea, zeytin ve zeytinyağının doğal gücünü kullanarak hem köklerimize olan bağlılığımızı hem de bu bölgenin eşsiz doğasını ve mirasını yansıtıyor.
Sağlık sektöründe edindiğim deneyimden yola çıkarak, insanlara şifa sunma amacımı doğal yollarla devam ettirme kararı aldım. Bu motivasyonla, geçtiğimiz sene Olapea’yı kurarak, köklerimize dayanan bir geleneği yaşatmayı ve sağlıklı, doğal ürünlerle insanların yaşam kalitesini arttırmayı hedefliyorum. Olapea, zeytin ve zeytinyağının doğal gücünü insan sağlığına katkı sağlayacak şekilde sunma misyonuyla hayata geçirilmiş bir markadır. Natürel sızma soğuk sıkım zeytinyağı ile başladığı yolculuğunu, siyah ve yeşil zeytin ezmeleri, acılı cevizli zeytin ezmeleri (hem siyah hem yeşil) ve zeytinyağı sabunu gibi doğal ürünlerle sürdürmektedir.
Zeytin ve zeytinyağının faydalarından bahsedebilir misiniz?
Zeytin ve zeytinyağının sağlık üzerindeki mucizevi etkilerini birebir gözlemleme fırsatım oldu. Bu deneyimler, Olapea markasını kurarken benim için büyük bir motivasyon kaynağıydı… Zeytin, antioksidanlar açısından zengin bir meyve olup, bağışıklık sistemini güçlendirir, hücreleri serbest radikallere karşı korur ve sindirimi düzenler. Ayrıca kalp sağlığını destekleyici özellikleri de dikkat çeker. Zeytinyağı, özellikle kalp ve damar sağlığı üzerinde büyük faydalara sahiptir. İçeriğindeki sağlıklı yağ asitleri, kötü kolesterolü (LDL) düşürürken, iyi kolesterolü (HDL) artırarak kardiyovasküler hastalık riskini azaltır. Zeytinyağının anti-inflamatuar özellikleri, vücuttaki iltihaplanmayı azaltır, cildi besler ve beyin sağlığını destekler. Ayrıca düzenli tüketimi, hem beden hem de ruh sağlığını destekleyen doğal bir sağlık kaynağıdır.
Zeytinyağının kaliteli olarak tanımlanabilmesi için hangi özelliklere sahip olması gerekir? Ambalajlarda dikkat edilmesi gereken ibare ve terimler nelerdir? Olapea ürünleri üzerinden örnekler verir misiniz?
Kaliteli bir zeytinyağını tanımlarken, bazı temel kriterler vardır. İlk olarak, kaliteli zeytinyağının taze ve meyvemsi bir aromaya sahip olması gerekir. Bu özellik, yağın olgunlaşmış zeytinlerden elde edildiğini ve optimum koşullarda işlendiğini gösterir. Zeytinyağının hafif bir acılık ve yakıcılık taşıması, zeytinin yüksek polifenol içeriğine sahip olduğunu işaret eder ve bu bileşenler, sağlık üzerinde koruyucu ve antioksidan etkiler sunar, bağışıklık sistemini destekleyerek hücreleri serbest radikallerin olumsuz etkilerinden korur. Bir diğer önemli kriter ise, zeytinyağının asit oranıdır. Kaliteli bir natürel sızma zeytinyağının asiditesi %0,8’in altında olmalıdır. Asit oranı, yağın tazeliğini ve saf olma düzeyini gösteren bir parametredir. Asit oranı düşük olan zeytinyağı, yüksek kalitede ve doğrudan mekanik yöntemlerle üretilmiş, kimyasal işleme tabi tutulmamış yağdır.
Ambalajlar, zeytinyağının kalitesini korumak açısından oldukça önemlidir. “Soğuk sıkım” ve “natürel sızma” ibareleri, zeytinyağının besin değerlerini koruyarak üretildiğini gösterir. Soğuk sıkım, zeytinin düşük sıcaklıkta sıkılmasıyla besin değerlerinin en iyi şekilde muhafaza edilmesini sağlar. Işık geçirmeyen, koyu cam şişe ambalajlar, yağın oksidasyonunu engelleyerek tazeliğini uzun süre korur. Zeytinyağının hava ve ışıkla teması, oksidasyon sürecini hızlandırarak besin değerlerinde kayıplara neden olabilir.
Kaliteli bir zeytinyağı, ipeksi ve temiz bir doku bırakmalı, ağızda bozuk bir tat hissettirmemelidir. Tadımın sonunda, yağın ağızda temiz ve ferah bir his bırakması beklenir. Bu, yağın tazeliğini ve saflığını gösterir. Bu adımlar, zeytinyağının kalitesini anlamanıza yardımcı olur ve doğru zeytinyağını seçmenizi sağlar.
Olapea olarak, Kaz Dağları’nın verimli topraklarından elde ettiğimiz zeytinlerden, soğuk sıkım yöntemiyle zeytinyağlarımızı üretiyoruz. Natürel sızma zeytinyağımız, %0,5 asidite oranı ile oldukça düşük bir asiditeye sahiptir ve zengin polifenol içeriği ile sağlık açısından büyük faydalar sağlar. Ayrıca, zeytinyağlarımızı koyu cam şişelerde sunarak, yağın tazeliğini ve doğal özelliklerini koruyoruz. Bu kalite anlayışımız, Olapea’yı lezzet ve sağlık açısından ayrıcalıklı bir marka haline getirmektedir.
Zeytinyağının tadımı nasıl yapılır?
Zeytinyağının tadımını yaparken, belirli adımların izlenmesi, yağın kalitesini doğru bir şekilde değerlendirmek açısından büyük önem taşır. İlk olarak, zeytinyağını şeffaf bir cam kadeh veya çay bardağı gibi küçük bir kaba dökün. Bardağın ısısı, yağın kokusunun açığa çıkmasına yardımcı olur. Bu aşamada, yağı hafifçe ısıtarak kokusunu almak, onun meyvemsi, taze ve hoş bir aroma taşıyıp taşımadığını anlamanızı sağlar. Kaliteli zeytinyağı, taze ve yeşil notalar içeren, meyvemsi bir kokuya sahip olmalıdır… Tadım sırasında, yağı ağzınıza aldığınızda, havayla temasına izin verin. Bu, yağın aromasının daha belirgin hâle gelmesini ve tadının daha zengin bir şekilde algılanmasını sağlar.
Yetiştiricilikten kullanıcısına kadar, üretim süreciniz nasıl ilerliyor?
İlk aşamada, zeytinlerimiz Kaz Dağları’nın verimli topraklarında yetişir. Bu topraklar, zeytinlerin doğal besin öğelerini en verimli şekilde almasını sağlayan yüksek mineral içeriği, temiz su kaynakları ve dengeli iklim koşullarıyla zengin özelliklere sahiptir. Zeytinlerimiz, kimyasal gübre veya ilaç kullanmadan, doğal yöntemlerle yetiştirilir. Bu sayede, çevresel faktörlerin ve toprağın sunduğu zenginliklerle zeytinlerimiz maksimum besin değerlerine ulaşır… Zeytinler olgunlaştıktan sonra hasat edilir ve soğuk sıkım yöntemiyle işlenir. Soğuk sıkım, yüksek sıcaklıkların yağın besin değerlerini ve taze aromalarını yok etmesini engelleyerek, zeytinyağının saf ve kaliteli bir şekilde elde edilmesini sağlar… Sonrasında, elde edilen zeytinyağı filtrelenir ve fazla tortulardan arındırılır. Bu süreç, yağın saf olmasını ve tat kalitesinin korunmasını sağlar. Zeytinyağı, koyu cam şişeler veya ışık geçirmeyen ambalajlar içine doldurulur. Bu ambalajlar, yağın oksidasyona uğramasını engeller, besin değerlerinin kaybolmasını önler ve tazeliğin uzun süre korunmasını sağlar… Ürünlerimiz, doğru ambalajlama ve etiketleme yöntemleriyle, kullanıcılarımıza sağlık ve kaliteyi bir arada sunmak amacıyla titizlikle hazırlanır. Bu aşamalar, her adımda kaliteyi ve doğallığı ön planda tutarak, zeytinyağımızın yüksek standartlarda tüketicilerimize ulaşmasını sağlar.
