LEXUS İle Ayrıcalıklı Sohbetler
Yeni dönem ANGİAD Başkanı, başarılı iş insanı Ertuğrul Onat, şartların her geçen gün zorlaştığını ve bu sebeple disiplinli çalışmanın bir gereklilik olduğunu belirtiyor. Yaptığı işlerle Türkiye’ye büyük katkılar sağlayan Onat, başkanlık sürecindeki çalışmalarını ve iş hayatını MAG Okurları için Serkan Kızılbayır’a anlatıyor…
Ertuğrul Onat kimdir? Bize kendinizden bahseder misiniz?
1980 Ankara doğumluyum. Evliyim ve üç oğlum var. Üniversiteyi tamamlayamadım ama ticaret hayatına erken atıldım. Serbest ticaret ile uğraşıyorum, üretim yaptığımız iş alanlarımız var. Alçı ve alçı levha sistemleri üretiyoruz, inşaat malzemeleri satışımız var, bunun yanı sıra agrega ocaklarımız var. Otuz sekiz ülkeye de ihracat yapıyoruz.
Sizin hakkınızda çok çalışkan ve disiplinli olduğunuz bilgisini aldım. Bu, geçmişten gelen bir şey mi? Bu yönünüzü anlatır mısınız bize?
Çalışmadan, emek sarf etmeden başarıya ulaşmak çok mümkün değil. Çalışmak gereklilik. Şartlar her gün zorlaştığı için de çok çalışmak lazım. Biz de gereğini yerine getirdiğimizi düşünüyoruz. Disiplin konusuna gelince de bu konuda bir aşırılığım yoktur açıkçası ama olması gerektiği kadar, olması gereken yerde evet disiplinliyim diyebilirim. Böyle düşünüldüğü için teşekkür ediyorum. Çalışkan olmak iyi bir şey.
Yaptığınız işler ile Türkiye’ye çok şey katıyorsunuz. Peki, gelecek hedefleriniz neler?
Tabii bu çalışkanlığın da verdiği güven ile ülkemize daha çok istihdam sağlayacak, ihracatını artıracak her türlü faaliyetin içinde olmayı arzu ediyoruz. Hayallerimiz ve isteklerimiz mantığımızın önüne geçmediği sürece bizim için faydalı olacağına inanıyoruz. Bu bağlamda yeni bir alçı levha yatırımı için şu an inşaat aşamasına başladık. Ülkemize inanıyor ve yatırımlarımızı devam ettiriyoruz. Bunun dışında tabii bulunmak istediğim başka sektörler de var; mesela hayvancılık, tarım… Çok arzu ettiğim sektörler bunlar; ancak, maalesef etrafımda gördüğüm örnekler bu sektörlere girmem konusunda beni endişelendiriyor. Yaşadığımız bu çağda yazılım, telekomünikasyon sektörleri ön plana çıktı. Enerji sektörü zaten şu anda bir numara oldu. Biz de ihtiyacımızı karşılayacak kadar, kendi fabrikamızın çatısına güneş enerjisi santralimizi kurmaya başladık, hatta bitirmek üzereyiz. Kısacası ülkemize değer katacak tüm yatırımları mantığımızın önüne geçmeden yerine getiriyoruz.
Türkiye enerji sektöründe hangi noktada sizce?
Türkiye son on yılda bu konuda çok gelişme gösterdi. HES, RES çalışmaları, güneş enerjisi şu anda çok popüler. Doğalgaz araştırması ile yeraltı kaynaklarından üretilebilecek enerji ile ilgili de sondaj gemilerimizin çalışmalarına bakılınca ben aslında umutluyum. Kendi ihtiyacının tamamını karşılamasa bile çok büyük bir katkı sağlayacağını ve bu konuda iyi yolda olduğumuzu düşünüyorum. Güneş santrallerinin ve RES’in imkânlar dâhilinde daha da artırılabileceği kanaatindeyim. Doğalgaz aramasını çok isabetli buluyorum. Türkiye Petrolleri AŞ aracılığı ile Türkiye Petrolleri International Company kuruldu. Bu vesile ile Afrika ülkelerinde de petrol araması aktif durumda. Enerji olmazsa olmaz.