© Copyright 2018 Mag Medya
Başa Dön

Ek Vergi, Nam-ı Diğer Deprem Vergisi

Ek Vergi, Nam-ı Diğer Deprem Vergisi

Şubat ayında yaşanan deprem felaketinin sosyal, duygusal ve ekonomik etkilerinin yoğun bir şekilde hissedildiğini belirten Mali Müşavir C. Serkan Kumdakçı, afetin ardından hızlıca alınan ekonomik önlemlere değinerek deprem vergisini açıklıyor.

Türkiye, 6 Şubat 2023’te sabaha karşı 7.7; öğle saatlerinde 7.6 büyüklüğünde, Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli iki ayrı depremle sarsıldı. Bir anda sadece ülkemizde değil, gerçekten dünya üzerinde de eşine az rastlanır bir afet ile karşı karşıya kaldık. Olayın olağan sosyal ve duygusal hayata olan etkilerini hemen hissettik ülke olarak. Ekonomik etkileri yavaş yavaş ortaya çıktı ve hâlâ depremin yarattığı ekonomik sarsıntının artçılarını hissediyoruz.

Hızlıca Alınan Ekonomik Önlemler

Deprem bölgesinde bulunan mükellefler için 31 Temmuz 2023 tarihine kadar mücbir sebep hali ilan edildi. Deprem tarihi itibarıyla bu illerdeki mükelleflerin, 6 Şubat 2023 ila 31 Temmuz 2023 tarihleri arasında yerine getirmeleri gereken vergisel yükümlülüklerin tamamı ertelendi. Mücbir sebep süresince, verilmesi gereken vergi beyanname ve bildirimlerinin verilme süreleri 15 Ağustos 2023 günü sonuna kadar; bu beyanname ve bildirimler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödenme süreleri de 31 Ağustos 2023 gününe kadar uzatıldı. Prefabrik yapı ve konteynerlerin depremden etkilenen illerde afetzedeler ile ilgili kurum ve kuruluşlara tesliminde KDV oranı yıl sonuna kadar yüzde on sekizden yüzde bire düşürüldü.

Deprem Vergisi

Ülkemizde deprem vergisi olarak ihdas edilen ilk vergi; 26.11.1999 tarihli Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 4481 sayılı “17.8.1999 ve 12.11.1999 Tarihlerinde Marmara Bölgesi ve Civarında Meydana Gelen Depremin Yol Açtığı Ekonomik Kayıpları Gidermek Amacıyla Bazı Mükellefiyetler İhdası ve Bazı Vergi Kanunlarında Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile Türk vergi sistemine giren “Özel İletişim Vergisidir” diyebiliriz.

Mevcut durum itibarıyla Kahramanmaraş ve çevre illeri etkileyen, yüzyılın afeti olarak da adlandırabileceğimiz bu depremin, ekonomik yaralarının sarılması amacıyla ihdas edilen Deprem Vergisi, 7440 Sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 10’uncu maddesinin 27’nci fıkrası ile yürürlüğe girmiştir. Verginin getirilme amacı, deprem nedeniyle genel bütçede ortaya çıkacak vergi geliri ihtiyacının karşılanmasıdır. Vergi, iki eşit taksitte (ilk taksiti kurumlar vergisinin ödeme süresi içinde, ikinci taksiti bu süreyi takip eden dördüncü ayda) ödenecektir.

Verginin konusu, kurumlar vergisi mükelleflerinin kurumlar vergisi beyannamelerinde yararlandıkları istisna ve indirim tutarları ile beyannamede gösterilen KVK md.32/A kapsamındaki indirimli kurumlar vergisi matrahıdır.

a) %5 oranında ek vergiye tabi olan istisna ve indirimler:

– KVK md.5/1-a

– Yurt dışından elde edilen ve en az %15 oranında vergi yükü taşıdığı tevsik edilen istisna kazançlar[2] (KVK md.5/1-(b), (g) ve %15 vergi yükü taşıyan yurt dışı inşaat onarım işlerinin kazançları)

b) %10 oranında ek vergiye tabi olan istisna ve indirimler:

Yukarıdaki iki kategoriden hiçbirine girmeyen istisna ve indirimler ile KVK md.32/A çerçevesinde indirimli kurumlar vergisi matrahı olarak beyan edilen tutarlar üzerinden %10 oranında ek vergi hesaplanacaktır.

Beyannamede gösterilen her indirim, ek vergiye tabi olacak mı?

Verginin konusunu oluşturan istisnaların neler olduğu açık olmakla birlikte, indirimler ile ne kastedildiği konusu, beyannamede indirim olarak gösterilen bir tutarın ek vergiye tabi olup olmadığını tespit etmek bakımından kritik önemi haizdir. Vergi kanunları uyarınca doğmuş / tahakkuk etmiş, kurum kazancına dahil olmuş bir kazancı vergi dışı bırakan özel bir düzenleme çerçevesinde beyannamede uygulanan indirimler ek vergiye tabi iken, diğer nedenlerle beyannamede gösterilen (VUK – IFRS farkları nedeniyle beyannamede yapılması gereken düzeltmeler, giderlerin ilgili olduğu dönemde dikkate alınabilmesi için beyannamede gösterilen indirimler gibi) indirimler ek verginin konusuna girmemektedir. 

Ek Vergi Kapsamı Dışında Bırakılan İndirim ve İstisnalar

– KVK md.5/1- (d), (i), (j), (k) bentleri,

– KVK geçici md.14,

– KVK md.10/1-(b), (c), (ç), (d), (e), (f), (g) ve (h) bentleri,

– GVK geçici md.61 kapsamında tevkifata tabi yatırım indirimi istisnası,

– İlgili kanunları uyarınca kurum kazancından indirilebilen bağış ve yardımlar,

– Mikro ve küçük işletmelerin teknoloji geliştirme bölgeleri ile AR-GE ve tasarım merkezlerinden elde ettikleri istisnaya ve indirime konu kazançları ek vergi kapsamı dışında bırakılmıştır.

Her ülkede olduğu gibi bu tarz yaşanan olumsuzluklar bizi hem sosyal ve duygusal yönden hemen ve oldukça derinden etkiledi. Ekonomik yönden olumsuz etkileri hâlâ hissediliyor ve belki bir süre daha hissedilecek. Bu ekonomik etkiler sonucu oluşan yaraların sarılması amacıyla ihdas edilen vergi her ne nam ve ad altında olursa olsun, nam-ı diğer “deprem vergisi” bu tarz afetler sonrası aslında kaçınılmaz önlemler arasında yer alıyor. Dileğimiz, bu verginin, ekonomik yaraların hızlıca sarılarak kalıcı olarak hayatımızda yer almaması.

Bir daha böyle büyük bir afet yaşamayalım tüm dünyada…

Yazar Hakkında /

2003 yılından bu yana, hedef kitlesi AB ve A+ olarak belirlenmiş bir çok baskı, web, pr, organizasyon işinde başarılı projelere imza atmış olan MAG hayatın her alanında en iyi olmayı hedefleyen, sosyo-ekonomik seviyesi yüksek, özel zevkleri olan ve hobileriyle yaşamını renklendiren, sosyal sorumluluklarının bilincinde olan, belirli kesimden kabul ettiği müşterilerine yıllardır sağlamış olduğu yüksek başarı grafiği ile doğru planlanmış bir büyüme ile sektöründeki hayatına devam etmektedir.

Yorum Bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.