Dr. Gökhan Torun: Şeffaf Plak Tedavisi
Invisalign Sağlayıcı Ortodonti Uzmanı Dr. Gökhan Torun, şeffaf plak tedavisinin kullanım kolaylığını ve tedavi süreçlerini anlatıyor.
Şeffaf plak tedavisi nedir ve diğer ortodontik tedavi yöntemlerinden nasıl farklılaşıyor?
Şeffaf plak tedavisi, hastadan alınan dijital ağız içi ölçüsü kullanılarak dışardan neredeyse hiç görünmeyen, kişiye özel plakların üretilmesi ve bu plaklarla dişlerin planlı bir şekilde hareket ettirilmesi temeline dayanır. Şeffaf plak tedavi yöntemi aslında daha önce diş teli kullanarak uyguladığımız ortodontik tedavilerin; dijitalleştirilmiş, günümüz insanının yaşam tarzına ve estetik beklentilerine uygun hale getirilmiş, kullanım kısıtlamalarından arındırılmış halidir diyebiliriz. Geleneksel tel tedavilerine kıyasla daha hızlı sonuç veren bir ortodontik tedavi yöntemi olması da bu yöntemin tercih edilmesinin sebeplerindendir.
Şeffaf plak tedavisinin başlıca avantajları nelerdir?
En önemli avantajlarından birisi hastaların konforlu bir tedavi süreci yaşamasıdır. Ağrısız olması, hastaların günlük beslenme alışkanlıklarını kısıtlamaması ve daha uzun aralıklarla doktor kontrolü gerektirmesi de şeffaf plak sistemin başlıca avantajları arasında sayılabilir. İnsanların artık daha mobil olduğu bir dünyada, şeffaf plak tedavisi bu yaşam tarzına da ayak uyduruyor. Hastalarımız şeffaf plaklarını yanlarına alarak nerede olurlarsa olsunlar ortodontik tedavilerine kesintisiz devam edebiliyorlar. Bu gerçekten çok büyük bir kolaylık. Benzer şekilde toplantılar, sunumlar, iş yemekleri, özel günler, sosyal medyada paylaşılan fotoğraflar da günümüz yaşamının bir parçası. Böyle zamanlarda dilerse şeffaf plaklarını çıkarabileceği düşüncesi bile hastaya büyük özgüven veriyor.
Şeffaf plak tedavilerinin bir diğer önemli avantajı ise hastanın toplam ortodontik tedavi süresinin ve tedavi boyunca dişlerinin nasıl hareket edeceğinin daha tedavinin en başından belli olmasıdır. Bu da hastanın zihnindeki: “Acaba tedavi sonunda dişlerim, gülümsemem nasıl olacak?” sorusunu ortadan kaldırmaktadır. Bu sayede hasta sonucu belli olan bir tedavi sürecine kaygı duymadan, daha kolay bir şekilde adapte olmaktadır.
Şeffaf plak tedavisinde ilk muayenede neler yapıyorsunuz?
Kliniğimizde öncelikle hastalarımızın ayrıntılı ağız içi muayenesini yapıyor ve gerekli radyografik görüntüler ve fotoğrafları alıyoruz. Ardından, hastalarımızın ağız içi dijital taramalarını yapıyoruz. Aldığımız bu üç boyutlu görüntüler üzerinden hastalarımızın nelerden memnun olmadığını, tedavilerinden beklentilerini anlamaya çalışıyoruz.
3D tarayıcı cihazlar ile aldığımız görüntü üzerinden hastalar ile birlikte neleri düzelteceğimizi değerlendiriyoruz.
Hastaların aklındaki soruların cevaplarını bu şekilde netleştiriyoruz. Ayrıca bu ilk görüşmede, simülasyon üzerinden hastalarımıza ortodontik tedavi bitiminde dişlerinin son halinin nasıl olacağını da gösteriyoruz.
Şeffaf plak tedavisi sürecinde hastalar özellikle nelere dikkat etmelidir?
Şeffaf plak tedavileri hastalar için oldukça konforlu bir tedavi süreci vaat ediyor. Hastalarımız yemek sırasında plaklarını çıkarttıkları için bu yöntemde beslenmeyle alakalı herhangi bir kısıtlama bulunmaz. Hastalarımız istedikleri gıdaları yiyip içebilir. Hastalarımızın sert veya yapışkan gıdalardan uzak durması, sakız çiğnememesi, cips veya patlamış mısır yememesi gibi kısıtlamalar bu tedavi yönteminde yoktur. Özellikle yetişkin hastalarımızın şeffaf plaklarını dilekleri zaman çıkarabilmesi kendilerine büyük bir konfor, hijyen ve özgürlük hissi veriyor.
Şeffaf plakların rutin günlük temizliğini nasıl yapmalıyız?
Plakların rutin günlük temizliği için dişlerimizi fırçalarken kullandığımız normal bir diş fırçası ve diş macunu dışında ekstra bir ürüne gerek yoktur. Yemeklerden sonra her zaman olduğu gibi dişlerin güzelce fırçalanıp ardından şeffaf plakların da fırçalanması yeterlidir. Ayrıca şeffaf plakların her biri birer hafta kullanıldığı ve yeni plağa geçildiği için bu plaklarda kullanıma bağlı bir kirlenme, renklenme de oluşmaz.
Şeffaf plak tedavisi sona erdiğinde dişlerin üzerinde leke kalır mı? Plaklar ağız hijyenini olumsuz etkiliyor mu?
Hayır kalmaz. Aslında dişler üzerinde lekeli görünüme sebep olan dişlerin üzerine yapıştırılan ortodontik ekipmanların yeteri kadar iyi temizlenememesi veya asitli gıdalara çok fazla maruz kalmasıdır. Böyle durumlarda diş minesinde mineral kayıpları oluşur ve maalesef diş yüzeyinde leke diyebileceğimiz opak beyaz bir görüntü açığa çıkar. Şeffaf plaklarla yapılan ortodontik tedavilerde dişlerin temizlenmesi çok daha kolay olduğu için leke kalması gibi bir durumla karşılaşmamamız pek mümkün değildir. Hijyen konusuna geldiğimizde ise şeffaf plakların ağız hijyeni üzerinde olumsuz bir etkisi yoktur. Aksine klasik tedavilerle kıyaslandığında, şeffaf plaklar çıkarılabilir olduklarından ve ekstra gıda tutuculuğuna neden olmadıklarından çok daha hijyenik ürünlerdir. Ayrıca şeffaf plaklar pek çok hastanın ağız bakımında kullanmayı tercih ettiği diş ipi, elektrikli diş fırçası, ağız duşu, ağız çalkalama suları gibi yardımcı dental ürünlerin kullanımına da engel değildir.
Şeffaf plak tedavilerinde erken dönem tedavi nedir, bu dönemde neler yapılıyor?
Eskiden çocuklarda ortodontik tedaviye başlayabilmek için süt dişlerinin düşüp ana dişlerinin tamamen çıkmasının gerektiği kabul ediliyordu. Şeffaf plakların kullanıldığı ortodontik tedavi yöntemi ise ağızda ana dişlerin çıkmaya başladığı 6 yaşından itibaren uygulanabilecek erken dönem ortodontik tedavi seçenekleri sunuyor. Bu sayede ağızda hala süt dişleri mevcutken uygulanan kısa süreli ortodontik müdahaleler ile ilerde oluşabilecek diş problemleri önleniyor. Örneğin çocuklarda sıklıkla gördüğümüz çene darlığı problemlerinin tedavisinde şeffaf plak yöntemini sıklıkla kullanıyoruz.
Kimlere uygulanır?
Diş protezi, kaplama, dolgu veya eksik dişleri olan hastalarda şeffaf plak tedavisi uygulanabiliyor mu?
Elbette uygulanabiliyor. Dolgulu ya da porselen kaplama olan bir dişin hareketi normal bir dişe kıyasla herhangi bir farklılık göstermemektedir. Fakat implant olan dişlerde durum biraz farklıdır. İmplant tedavilerinde çene kemiğinin içerisine yerleştirdiğimiz titanyum vidalar kemikle kaynaştığı için hiçbir suretle hareket etmemektedirler. Şeffaf plak tedavisinde bu gibi durumlar için de bazı yöntemler bulunuyor. Dijital olarak hazırladığımız şeffaf plak tedavi planlaması esnasında, hareket etmesini istemediğimiz dişleri seçebiliyoruz. Bu doğrultuda üretilen şeffaf plaklarla implant dişlere tedavi süresince hiçbir kuvvet uygulanmıyor.
Tedavi sonunda koruma için
şeffaf plak tedavisi tamamlandıktan sonra koruma amaçlı olarak nasıl bir yol izlenmektedir?
Kliniğimizde ortodontik tedavilerimizin bitiminde, dişlerin iç yüzeyine koruma amaçlı, çok ince bir çelik tel yapıştırıyoruz. Bu klasik uygulama tüm dünyada neredeyse aynı. Düzelttiğimiz dişlerin tekrar hareket etmemesi yani bozulmaması için yapılan olmazsa olmaz bir işlem. Son yıllarda pekiştirme plaklarını da tedavilerimizin bitiminde oldukça sık kullanıyoruz. Pekiştirme plakları normal diş plaklarına kıyasla biraz daha sert, yüzey özellikleri daha iyi ve daha dayanıklı. Hastalarımız bu pekiştirme plaklarını sadece gece kullanarak dişlerinin kolaylıkla koruyabiliyor.