Diyetisyen Huma Karabulut Çakmak Uzun ve Sağlıklı Yaşamın Sırrı Doğru Diyet
Beslenme ve Diyet Uzmanı Huma Karabulut Çakmak, alınan kiloların verilmesinde dikkat edilmesi gereken noktaları ve yanlış bir beslenme programının zararlarını MAG Okurları için açıklıyor ve sürdürülebilir beslenmenin önemine dikkat çekiyor.
Tatil dönüşü hızlı kilo vermeye çalışırken sağlığınızdan olmayın! Tatiller bitti, rutinlerimize dönüyoruz. Artık yaz ayları boyunca bozulan uyku düzenimizi, değişen yeme alışkanlıklarımızı, bozulan bağırsak floramızı, üzerimize eklenen belki birkaç fazla kiloyu toparlama zamanı!
Çoğunlukla bunları yaparken, hızlıca toparlanmak adına maalesef sürdürülebilir olmayan, sosyal medyada gördüğümüz, vücut sağlığını daha da bozacak ve bilimsel yeterliliği olmayan, yanlış diyet yöntemleri dikkate alınabiliyor. İyi bir şey yapmaya çalışırken vücudumuza daha fazla zarar vermememiz lazım. Peki, doğru yöntem nedir? Gördüğümüz, duyduğumuz şeylerin hangisi doğru, hangisi yanlış; gelin birlikte inceleyelim.
Öncelikle ağzımızdan hiç düşmeyen “diyet” kelimesi neymiş ne değilmiş birlikte bakalım. Yıllardır dilimizden düşmeyen “diyet” kelimesi eski Yunancada da Fransızcada da sözcük olarak “beslenme veya yaşam tarzı” anlamında kullanılmaktadır.
Diyet yalnızca kilo vermek ya da kilo almak için yemek veya yememek değildir. Diyet sağlıklı bir yaşam için uygulanan beslenme programı olarak tanımlanabilir. Kişinin kendi vücut hızına, yaşam tarzına, kan değerlerine, kronik hastalıklarına ve kullandığı ilaçlara, günlük hareket seviyesine, beslenme kültürüne ve alışkanlıklarına, çalışma sistemine, yani kısacası tamamen kişiye özel, kendine uygun sağlıklı bir beslenme sistemini öğrenme sürecidir. Böyle bir beslenme stili belirlendiğinde; kişi diyet psikolojisine girip stres altına girmeyecektir. Kas kaybetmediği için daha sağlıklı ve dinç görünecektir. Vücudunun ihtiyaçlarını karşıladığı bir program uyguladığı için acıkmayacak ve gereksiz besin alımına yönelmeyecektir. En önemlisi bunu biten bir süreç olarak değil, aslında yaşam tarzı olarak göreceği için; zorlanmadan, aç kalmadan, günlük hayatından uzaklaşmadan kalıcı olarak verdiği kiloyu koruyabilecektir.
Su diyeti, Hollywood diyeti, hurma diyeti, kabak diyeti vs. adı altında her yıl binlerce kişinin sağlığını tehdit ederek piyasaya sunulan, maalesef bilimselliği olmayan diyet biçimleri doğru ve sürdürülebilir değildir. Düşük kalorili, ihtiyacınızı karşılamayan bir beslenme programı size sadece su ve kas kaybettirir. Yağ kaybı, çok daha profesyonel bir mekanizmaya sahiptir. Aç kaldığınızda vücut kendini koruma altına alarak yağ depolar.
O yüzden hem boşuna strese girip aç kalmış oluruz hem de sağlıksız bir görüntüye sahip oluruz. Bağışıklığımız düşer, daha sık hastalanırız, saçlarımız güçsüzleşir, vücut kolajen kaybeder, göz altlarımız, vücudumuz, cildimiz deforme olur. Bu saydıklarımız daha sadece gözle görülebilir yanlış diyet komplikasyonlarıdır. Bunun dışında maalesef metabolizmamıza, bağırsaklarımıza, karaciğerimize ve böbreğimize zarar verebilir, kalıcı bir hasara yol açabiliriz.
Doğru bir beslenme programı uyguladığınızda bağışıklığınız güçlenir, çünkü doğru beslenirsiniz, vücut insülin, kolesterol, vitamin değerlerini iyileştirir uykunuz düzene girer, kaslarınız artar, kilonuzun çok değişip değişmemesinden bağımsız daha sağlıklı ve daha güzel bir görüntüye sahip olursunuz.
O yüzden hep söylüyoruz; iyileşme ve sağlık önce içeride başlar. Beslenme ise burada birinci basamaktır. Lütfen üç beş fazla kiloyu vermek için, yazın kaçamaklarını toparlamak için yanlış ve sağlıksız diyetler yapmayın, sağlığınızdan olmayın. Sağlığa yapılan bir hatanın geri dönüşü yoktur.
Kendinize uygun, doğru ve sürdürülebilir bir kilo verme süreci için uzmanından destek alın. Sağlığımız kıymetli!