Aksoline Mimarlık: Renklerin Hâkimiyeti
Aksoline Mimarlık imzalı, Gölbaşı’nda bulunan müstakil villa projesi üç kişilik bir aileye özel olarak, modern mimari çizgileriyle tasarlandı. Villanın proje tasarım sürecindeki tüm detaylarını Aksoline Mimarlık kurucu ortağı Yağmur Akalın Aksoy MAG Okurları ile paylaşıyor.
Gölbaşı bölgesinde bulunan, toplam alanı dört yüz kırk metrekareye sahip villa projesi natamam şekilde firmamıza teslim edildi. Ev sahiplerinin talepleri ve ihtiyaçları doğrultusunda kullanım alanları, modern mimari çizgisi ile hem fonksiyonel hem de daha uzun ömürlü yaşam alanlarının zamansız şıklığı ile kurgulandı.
Projelerinizdeki çıkış noktasını anlatır mısınız?
Bir projenin sonunda başarılı bir sonuç elde etmek için mutlaka güçlü bir çıkış noktası olmalı. Bu çıkış noktaları projenin konseptini oluşturduğu gibi tasarımın aynı dilde devam etmesi ve bir bütün halinde tamamlanmasını da sağlar. Yani güçlü tasarım çizgileri olan mekânlar oluşturabilmek için aslında sürecin en önemli aşaması çıkış noktası diyebiliriz. Peki, bu çıkış noktalarına “ilham” mı denir? Bence hayır. Projelerimizdeki çıkış noktalarını, bize müşterilerimiz ipucu olarak taleplerini dile getirirken verirler. Bunu yakalayabilirseniz işin sonunda “Tam istediğim gibi bir proje olmuş.” cümlesini ev sahibinden kuşkusuz duyacaksınızdır.
Ev sahiplerinin talepleri nelerdi?
Bu villa projesinde müşterimizin ilk talebi, koyu renklerin hâkim olduğu ve içinde farklı oturumlarıyla kullanım alanları olan yaşam alanı konseptinde bir mutfak tasarımı oldu. Bu tasarımı gerçekleştirmek için yeterli bir mutfak metrekare hacmine sahiptik ve isteklerini tasarıma yansıtabildik. Modern çizgileri olan, içerisinde kendi dinamiğini koruyan, zengin tasarım detaylarına sahip bir ev ortaya çıktı.
Önceliklerinizi anlatır mısınız? En çok hangi alanlara dikkat ettiniz?
Bizim için projedeki her alan eşit öneme sahiptir. Her mekânın kendi içinde en verimli olacak şekilde planlanması gerekir; fakat bir bütçe kısıtlamamız var ise öncelik olarak en çok vakit geçirilen alanlara tasarımda yoğunlaşıyoruz. Bu proje için öncelik verdiğimiz alanlar, mutfak ve salon kısmı oldu. Bazı projelerimizde müşterilerimiz yeni taşınacakları evlere, eski, vazgeçemedikleri eşyaları ile birlikte geçmek istiyorlar. Bu durumda, elimizdeki kullanılacak olan eşyalara uyumlu yeni mekânlar yaratıp, eski eşyalara yeni bir ruh katıyoruz. Bu projede evin bazı odalarında, mevcut hareketli mobilyalar kullanılarak yeni tasarıma uygun hale getirildi.
Hangi malzemeler ve renklerle ilerlemeyi tercih ettiniz?
Müşterimizin koyu renk paleti tercihi ile gösterdiği cesaret, tasarımda bizi özgürleştirdi. Projenin geneline gri tonları, koyu renk ahşaplar hâkim oldu.
Evin yeterli ışık alıyor olması ve mekânların metrajlarının büyük olması, koyu renk tercihlerimizde bir engel oluşturmadı. Giriş ve salon alanında daha açık toprak tonları kullanıldı. Vizon tonlarında lake boyalı ve koyu renk doğal ahşap kaplama özel tasarım mobilyalar, damarlı gri tonlarında mermerler ve onlarla tamamlanan eskitme pirinç metallerle tasarıma ışıltı katıldı. Mutfak tezgâhı koyu renk damarlı porselen tezgâh olarak tasarlandı. Mutfak dolaplarında ipek mat lake kapaklar ve içleri led aydınlatmalı raflarla cam kapaklar ile tekdüze mutfak dolabı stilinin dışına çıkılarak hem fonksiyonel hem de şık görünümlü dolaplar oluşturuldu. Müşterimizin talebi doğrultusunda mutfakta rahat oturma alanı olarak özel tasarım bir köşe sedir tasarımı yapıldı. Mekâna derinlik algısı katması açısından duvarlarda füme renk ayna uygulaması yapıldı.